1593 Sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanunu ve 663 Sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname gereğince içme-kullanma suyu, ambalajlı sular, kaplıca suları, yüzme havuzları ve yüzme suları ile ilgili denetleme ve izleme çalışmaları yürütülmektedir. Bu kapsamda ilgili mevzuatı gereği sahada numune alımları yapılarak laboratuvara gönderilmekte laboratuvardan çıkan analiz sonuçları takip edilmektedir. Tüm bu süreç Çevre Sağlığı Bilgi Yönetim Sisteminde (ÇSBYS) elektronik ortamda izlenmekte ve değerlendirilmektedir.
İçme Kullanma Suları
İçme kullanma sularının izlenmesi ve denetimi çalışmaları AB içme suyu direktifi (98/83/EC) doğrultusunda uyumlaştırılan İnsani Tüketim Amaçlı Sular Hakkında Yönetmeliği’ne göre yürütülmektedir.
Genel olarak içme, yemek yapma, temizlik ve diğer evsel amaçlar ile gıda maddelerinin ve diğer insani tüketim amaçlı ürünlerin hazırlanması, işlenmesi, saklanması ve pazarlanması amacıyla kullanılan, orjinine bakılmaksızın, orijinal haliyle ya da arıtılmış olarak ister kaynağından isterse dağıtım ağından temin edilen ve İnsani Tüketim Amaçlı Sular Hakkında Yönetmeliği’nde belirtilen parametre değerlerini sağlayan ve ticari amaçlı satışa arz edilmeyen sulardır.
İçme kullanma suyunun tüketiciye temiz ve güvenli bir şekilde ulaştırılmasından yerel idareler sorumludur. Sağlık Bakanlığı olarak tüketime verilen içme kullanma sularının temiz, sağlıklı ve güvenli olup olmadığı düzenli yapılan izleme çalışmaları ile takip edilmektedir. Bu konudaki çalışmalar yerel idarelerle işbirliği içinde sürdürülmektedir.
Yerel idareler tarafından şebekeler aracılığı ile tüketime verilen içme kullanma sularının düzenli analizlerinin yaptırılması ve dezenfeksiyonunun sağlanması gereklidir. Suyun kesintisiz bir şekilde klorlanarak tüketime verilmesi halk sağlığının korunması açısından önemlidir.
Ancak su sistemlerinde ortaya çıkan arızalar, bakım ve onarım çalışmaları, bazen de su yetersizliği nedeni ile zaman zaman mecburi su kesintileri olabilmektedir. Bu durumda kaynağı bilinmeyen sular kesinlikle kullanılmamalıdır.
İçme kullanma suyu için öneriler
Su dağıtım şebekesi aracılığı ile tüketime sunulan içme-kullanma sularının kalitesine ilişkin kontroller düzenli olarak yapılmaktadır. Kaynağı bilinen ve kontrolü yapılan musluk suyunun tüketilmesi güvenlidir. Kaynağı bilinmeyen sular kesinlikle tüketilmemelidir.
Güvenli ve sağlıklı olması için tüketime sunulan içme-kullanma suyu klorlanmalı böylelikle dezenfeksiyonu sağlanmalıdır. Klor hastalık yapıcı mikrobiyolojik etkenlerin büyük çoğunluğunu yok etmektedir. Bu nedenle klorlanmış içme kullanma suyunun tüketilmesi tercih edilmelidir.
Musluğunuzdan akan suyun uygun biçimde klorlanıp klorlanmadığının takipçisi olunmalıdır.
İlgililerden klorlanmış güvenli ve sağlıklı musluk suyu talep edilmelidir.
Binanızda bulunan su depolarını düzenli olarak temizletmeyi ihmal etmeyiniz.
Kontrolsüz mahalle çeşmelerinden su tüketmeyiniz.
İçme-kullanma suları ile ilgili olarak Bakanlığın yaptığı açıklamalara itibar ediniz.
İçme kullanma suyu için dikkat edilmesi gerekenler
Kişisel temizlik ve el temizliğinin yapılmaması dışkı-ağız yolu ile yayılan hastalıklara neden olabilmekte, bit ve uyuz salgınlarına yol açabilmektedir. Sürekli kaşıntı durumlarında bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır.
Tankerle izinsiz taşınan sulara etkin dezenfeksiyon yapılamadığından bu sular asla içilmemeli ve bu suyu taşıyan kişiler yetkili kuruluşlara bildirilmelidir.
Su kesintilerinde özellikle çocuklar ve yaşlıların ishalli hastalıklara yakalanması durumunda mutlaka bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır.
Evlerde yıkanma, çamaşır, bulaşık, genel temizlik vs. için kullanılan suların da içme suyu niteliğinde olması gerektiği unutulmamalıdır.
Tuvalet temizliği, 5 su bardağı suya iki bardak çamaşır suyu katılarak hazırlanan solüsyonla yapılmalıdır.
Sebze ve meyveler 1 litre suya 20-30 damla %1’lik klor solüsyonu damlatılıp hazırlanan karışımda 15 dakika bekletildikten sonra tüketilmelidir.
Sular, güneş almayan yerlerde muhafaza edilmeli, açık renkli bidonlar tercih edilmelidir. Kapağı açılınca anormal kokan bidonların suyu tüketilmemelidir.
Su kesintisinden sonra gelen ilk suyun kirli olma olasılığı yüksek olup sağlık açısından risk teşkil etmektedir. Suyun bulanıklığı gidene kadar ortalama 3 ‐ 5 dakika akıtılmalıdır.
Musluklardan akan sular, büyük ölçüde bina içi depo ve tesisatlardan kirlenmektedir. Depo temizliğine dikkat edilmeli ve bina içi depolar yılda en az bir kez temizlenmelidir.
Bina içi su depoları temizlenmelidir.
Ambalajlı sular
Ambalajlı sular; Doğal kaynak suları, doğal mineralli sular ve içme suları olarak isimlendirilmektedir. Doğal Kaynak sularında ozonlama, doğal mineralli sularda ozonlama ve florürün uzaklaştırılması için aktif alüminyum kullanımı dışında dezenfeksiyon vb. herhangi bir işlem uygulanamamaktadır. İçme sularına ise dezenfeksiyon vb. uygulamalar dahil her türlü işlem uygulanabilmektedir.
Ambalajlı suların izinlendirilmesi çalışmaları İl Sağlık Müdürlükleri tarafından yürütülmektedir. Üretim izni verilen bütün ambalajlı sular Bakanlığımızca denetlenmektedir. Su üretim tesisleri İlgili mevzuat gereği yılda en az 4 kez İl Sağlık müdürlükleri, bir kez de Bakanlığımız tarafından denetlenmektedir. İzin verilen tesislerde dolumu yapılarak piyasa sunulan suların aynı zamanda piyasa denetimleri de İl Sağlık Müdürlükleri tarafından yapılmaktadır. Denetimlerde suyun etiket bilgileri, ambalajlar ve kapakları incelenmekte incelenen ürünlerin mikrobiyolojik ve kimyasal analizleri yapılarak su niteliğinin uygun olup olmadığı da incelenmektedir.
Havuz suları
Özellikle yaz aylarında serinlemek, eğlenmek ve dinlenmek için yüzme havuzları yoğun olarak kullanılmaktadır. Eğer kullanıcılar bazı hijyen kurallarına uymaz ve havuz suyu yeterli düzeyde ve sürekli dezenfekte edilmezse çeşitli hastalıklar ortaya çıkabilir.
Çocukların kentlerdeki süs havuzlarına girmeleri bulaşıcı hastalıkların yaygınlaşması açısından engellenmelidir.
Havuz suyuna ait mikrobiyolojik analiz sonuçları ile havuz suyunun sıcaklık, pH, serbest klor değerleri kullanıcıların görebileceği bir panoda ilan edilmelidir.
Sıcaklık, pH, serbest klor gibi parametreler, işletici tarafından 4’er saat aralıkla günde en az 3 defa analiz edilmelidir. Yüzme havuzu suyu yılda en az bir defa boşaltılarak genel temizlik yapılır.
Çocuk yüzme havuzları ayda en az bir defa boşaltılarak temizlenmelidir.
Tesislerde, bütün kullanıcıların, yüzme havuzuna girmeden önce duş alabilmelerini ve ayak dezenfeksiyonu yapabilmelerini sağlayacak yerler ve düzenekler bulunmalı, tüm kullanıcıların bu yerleri kullanmaları sağlanmalıdır.
Duş yerleri duş suyunun sıcaklığı ayarlanabilecek şekilde ve en az yirmi kişiye bir duş düşecek şekilde düzenlenmelidir.
Tuvaletler soyunma ve duş yerlerine yakın konumda, en az yirmi kişiye bir tuvalet düşecek şekilde düzenlenir. Tuvalet ve lavabolarda bol ve temiz su, sıvı sabun, tuvalet kâğıdı, kâğıt havlu ve çöp kovası bulundurulur.
Yüzme havuzunda hayvanların insanlarla birlikte bulunmalarına hiçbir şekilde izin verilemez.
Çocuk yüzme havuzunun derinliği 50 santimetreden fazla olamaz. Havuz derinlikleri kullanıcıların görebileceği şekilde havuz kenarına en az 4 yönde yazılır. Dalmak için gerekli olan su derinliği sağlanır. Aksi takdirde her türlü dalışa izin verilmez.
Yüzme havuzu kazalara neden olmayacak ve kenarında güvenli yürümek için yeterli alan bulunacak şekilde planlanır. Yüzme havuzlarında cankurtaran bulunması zorunludur.
Yüzme havuzu çevresindeki yürüme alanı, duş yeri ve çevresinin zemini düzgün ve kaymaya yol açmayan malzemeden yapılır.
Yüzme havuzunda boşaltma mazgalı kapalı durumda bulundurulur. Yüzme havuzunda ip, yüzer duba, simit gibi can malzemeleri hazır bulunmak zorundadır.
Kapalı yüzme havuzları, soyunma ve giyinme yerleri de dâhil olmak üzere kış aylarında ısıtılmalıdır. Yüzme havuzu ve tesiste yer alan diğer fiziki mekanlar yeteri kadar aydınlatılmalı ve havalandırılmalıdır.
Seyirci bölümünde seyircilerin ihtiyacını karşılayacak kadar tuvalet, lavabo ve pisuar bulundurulur. Yüzme havuzu kenarında acil durumlarda kullanılmak üzere telefon bulundurulmalıdır.
Yüzme suları
Toplum sağlığının korunması ve yüzme suyundaki kirleticilere karşı maruziyetin önlenmesi için İl Sağlık Müdürlükleri tarafından denize ve göle kıyısı olan 34 ilimizde yüzme sezonu boyunca deniz suyu kalitesi bakteriyolojik açıdan izlenmektedir.
Yüzme suyu izlemi yapılan iller;
Adana, Artvin, Aydın, Antalya, Balıkesir, Bartın, Bitlis, Burdur, Bursa, Çanakkale, Düzce, Edirne, Elazığ, Giresun, Hatay, Isparta, İstanbul, İzmir, Kastamonu, Kırklareli, Kocaeli, Konya, Mersin, Muğla, Ordu, Rize, Sakarya, Samsun, Sinop, Tekirdağ, Trabzon, Van, Yalova ve Zonguldak.
İzlemler “Yüzme Suyu Kalite Kontrol Sistemi” ile Daire Başkanlığınca elektronik ortamda takip edilmektedir.
İl Sağlık Müdürlükleri tarafından belirlenen takvime göre yüzme sezonu boyunca yüzme alanlarından 15 günde bir su numuneleri alınmakta ve Halk Sağlığı Laboratuvarlarında analizleri yaptırılmaktadır. Analiz sonuçları, yüzenlerin maruz kaldıkları risk seviyesinin değerlendirilmesi, kirliliğin tespiti ve alınacak önlemlerin belirlenmesi için son derece önemli bir göstergedir.
Sezon içinde yapılan izlemelerde zorunlu değerleri sağlamayan yüzme alanı, öncelikle kirlilik kaynağının tespiti ve kirliliğin önlenmesi için Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğüne bildirilmekte, gerekli tedbirlerin alınması için ilgili Belediye uyarılmakta ve yüzme alanı halkın kullanımına kapatılmaktadır.
Bölgelere göre yüzme sezonları; Karadeniz Bölgesi: 15 Haziran-15 Eylül, Marmara Bölgesi: 15 Haziran-15 Eylül, Göller: 15 Haziran-15 Eylül, Ege Bölgesi: 1 Haziran-30 Eylül, Akdeniz Bölgesi: 1 Mayıs-30 Ekim.
Yüzme alanlarını kullanırken dikkat ediyor musunuz?
Zemini kumdan oluşan ve dalgaların yoğun olduğu bazı kıyılarda kum kayması dip derinliğinin değişken olmasına sebep olmaktadır. Bu tür yüzme alanlarında plajda bulunan uyarılara uyulmalıdır.
Güvenlik için çok iyi yüzme bilinse dahi fazla açılmamak gerekir.
Yüzerken gereksiz cesaret gösterileri yapılmamalıdır.
Yüzme arkadaşınız hayat kurtarır. Asla yalnız yüzülmemelidir.
Şiddetli dalgaların bulunduğu zamanlarda yüzülmemelidir.
Zemini kayalık olan ve derinliği bilinmeyen yüzme alanlarında atlayarak veya dalarak denize girmek ciddi yaralanmalara sebep olabilmektedir. Bu tür kazaların önlenmesi için derinliği bilinmeyen ve zemini kayalık olan yüzme alanlarında atlayarak denize girilmemelidir. Plajlara yerleştirilen uyarı levhalarında belirtilen uyarılara ve kurallara uyulmalıdır.
Yüzme suyu analiz sonuçları uygun olmadığında halk sağlığının korunması ve kirliliğe karşı maruziyetin önlenmesi için yüzme alanları kapatılmakta ve yüzme yasaklanmaktadır. Böyle durumlarda yüzme alanları veya plajlarda yüzmenin yasaklandığı “Denize Girilmez” “Denize Girmek Yasaktır” “Yüzme Alanı Kapalıdır” gibi uyarı levhaları veya afişlerle ilan edilmektedir. İlan edilen yasak ve uyarılara mutlaka uyulmalıdır.
Alkollü iken kesinlikle yüzülmemelidir.
Güneşin zararlı ışınlarından korunmak için güneş ışınlarının dik geldiği öğle saatlerinde güneşlenmekten kaçınmalısınız.
Güneşlenmeden önce mutlaka uygun koruma faktörlü güneş kremi kullanılmalıdır.
Cankurtaran yok ise denize girilmemelidir.
Çocuklar ebeveynlerinin gözetiminde denize girmelidir.
Çocukların tuvalet ihtiyacı denize girmeden önce giderilmelidir.
Kaynak: T.C. Sağlık Bakanlığı